Bir yerbilimcinin bir meslek bireyi ve öncesinde bir birey olarak uyması gereken asıl ilkeler nasıl özetlenebilir? Bu konuda vurgulanabilecek ilkeler demeti aşağıda sunulduğu gibi olabilir mi?
1- Bir yerbilimci olarak yeryüzünü, gezegenleri ve bunlara ilişkin süreçleri irdelemek, kavramak ve bunlara ilişkin bilgiyi meslektaşlarına ve kamuya iletmek;
2- Toplum için gerekli olan enerji, mineral ve su kaynaklarını, çevresel ve ekonomik sorumluluk içinde, bulmak, geliştirmek ve üretmek; bu kaynakların yağmalanmasını ve bilinçsizce harcanmasını önleme yönünde meslektaşlarını ve kamuyu bilgilendirmek ve motive etmek;
3- Yerbilimleri bilgisini çevre, mühendislik ve arazi kullanım planlaması alanlarında uygulamak; çevre tahribatı ile çevre kirliliğini üreten etmenler ve bunların önlenmesi konularında çalışmalar oluşturmak ve sonuçları meslektaşlarına, üyesi bulunduğu tüzel kişiliklere ve kanun koyuculara aktarmak;
4- Yersarsıntıları, volkanlar, su taşkınları ve öteki jeolojik tehlikeler konusunda bilgiyi tanımlamak, bütünlemek ve aktarmak; bu tehlikelerin söz konusu olabileceği yöreleri önceden belirlemeye çalışmak; olay öncesi ve sonrasında tüm yaşamın ve üretilmiş değerlerin en az zararla kurtarılması yönünde bilgilenmek ve bilgilendirmek;
5- Yerbilimleri alanındaki az gözlenir oluşukların korunması ve topluma mal edilmesi konusunda çalışmalar üretmek;
6- Araştırma alanındaki çalışmalarını kendi öz nitelikleri ile desteklemek ve bu anlamda meslektaşlarının ve toplumun bilimsel, kültürel ve etik gelişimini artırıcı yönde etkin katkıda bulunmak;
7- Yerbilimleri alanında yükümlendiği çalışmaları ilerletmek, meslektaşlarının çalışmalarını bozucu davranışlara girişmemek; kamuyu, yeni yerbilimcileri ve meslektaşlarını yerbilim bilgileri konusunda donatmak; öz-saygısını çalışmaları nedeni ile ilintide bulunduğu çevreye ve kendine karşı taşımak;
8- Kamuya ve üyesi bulunduğu tüzel kişiliklere karşı yükümlülüklerinin sürekli bilincinde olmak; çaba ve olanaklarını, zamanı en ekonomik yönde değerlendirerek, bu yükümlülükler doğrultusunda yönlendirmek;
9- Yerbilimleri alanındaki bireyler ve tüzel kişilikler bir meslek sorumluluğu ilkeleri demetini edinmek ya da oluşturmak zorundadır. Bu bağlamda yerbilimleri ile uğraşan özel ve tüzel kişilikleri, kurum ve kuruluşları bu ilkeler çerçevesinde, karşılıklı işbirliği bağ(lar)ı içinde bir ortak platforma taşımaya uğraşmak;
10- Bilgiyi zaman, yer ve ölçek bağlamında bütünsel kılmak; dürüst, nesnel, tartışmaya açık/önyargısız, gözlemci, güvenilir, uzmanlaşmış ya da en azından yeterliliğini kanıtlamış, meraklı ve irdeleyici, kendisini sorumluluklarına adamış, işbirliğine yatkın, açık, yaratıcı, direngen, öngörülü, teşvik edici, şevkli olmak zorunda olduğunu bilmek;
11- Eleştirilerinde yıkıcı değil yapıcı olmak; gerektiğinde özeleştiriden kaçınmamak;
12- Kamu yararına ilişkin olarak ve üyesi bulunduğu tüzel kişiliğin amaçları doğrultusunda gerek tüzel kişiliğin üyelerinin, gerekse de tüzel kişilik üyesi olmayanların özgürce tartışabilecekleri platformlar oluşturmaya çabalamak;
13- Tüzel kişilik-üyeler ve üye-üye ilişkileri bağlamında sağlıklı bir işbirliği ve bilgilendirme akışının oluşmasına çabalamak;
14- Üyesi olduğu tüzel kişilik üyeleri arasından çalışmaya yatkın bireyler ya da grupların, maddi karşılık beklemeksizin kamuya yararlı olmalarını özendirmek; çalışma disiplinini kurumsallaştırma yönünde çaba harcamak;
15- Üye-tüzel kişilik ve üye-üye ilişkilerinde karşılıklı yetki, hak ve sorumlulukları gözetmek; çalışma komisyonları, alt komisyonları ve kurullarında görev almak, görev alınmasını teşvik etmek; yürüttüğü çalışmaları sonuçlandırmak;
16- Çalışmalarında ırk, dil, din, mezhep, cinsiyet, yaş ve fiziksel etmenler ayrımlarını göz önünde tutmayıp, salt meslek alanındaki çalışmalar ile kamuya-topluma bakış konularındaki tartışmaları egemen kılmak;
17- Çalışma-araştırma yürüttüğü konularda:
- Getirilmiş bir teoriyi güçlendirme ya da destekleme yönünde gerçek olmayan, düzmece verileri kullanmamak; bir öteki deyişle verileri uydurmamak ve çarpıtmamak;
- Diğer meslektaş(lar)ınca üretilmiş çalışmaları ve sonuçlarını ya da bir bölümünü kendi adına yayımlamamak; bir diğer deyişle çalıntı yapmamak, plagiarizme* sapmamak;
- Maddi ya da kariyerist kişisel/grupsal çıkarlar için araştırma yürütülen alanda bilinçli yanlış bilgilendirmeye yönelmemek;
- Bir alanı ya da konuyu (egemenlik alanı olarak) sahiplenmemek;
- Veriyi toplamakta ya da çözümlemekte asıl alınan varsayımlar ve yöntemlerin dayandığı öngörülerde belirsizlik ve karışıklığa düşmemek;
- Bilgi ve bulguları bilinçli olarak gizlememek;
- Çalışmasını, özen göstermeksizin, birden çok yayımda yayımlamaya yönelmemek;
- Edinmiş olduğu bulgular ve varmış olduğu sonuçların diğer bireyler ya da birimlerce daha sağlıklı ölçüde bulgulanmış, edinilmiş ve sınanmış olabildiği gerçeğini kabul etmektir.
Kuşkusuz bu ilkelerden uygulamada olanaksız olanları düşünülebilir ya da belirtilmesi gözden kaçmış yeni ilkeler söz konusu kılınabilir. Elinizdeki kodifikasyonun AAPG‘nin yayımlamış olduğu “Ethics in Geosciences” adlı yayından ve ODTÜ Su Altı Araştırmaları Derneğinin (SAD) yayımladığı bir broşürdeki “Törel İlkeler” bölümünden yararlanılarak oluşturulmuş olduğunun belirtilmesi gerekir. Bu açıdan tartışmaya açacak ya da katkı oluşturacak yazılarınızı Haber Bülteninde görebilmek dileği ile…
Tüm hakları Dursun Bayrak‘a aittir. JMO’nun 1998 yılı 3. Haber Bülteni’nde yayımlanmıştır.

Etimolojik not
* “İntihal” kelimesi Arapça kökenlidir. Kelime, Türkçeye Osmanlı döneminde geçmiştir ve özellikle edebi ya da bilimsel eserlerde başkasının fikrini, yazısını kaynak göstermeden kullanma anlamında kullanılır. Modern anlamıyla “plagiarism” karşılığıdır. Etimolojik olarak “neḥl” (نحل) kökünden türemiştir ve bu kök, “başkasına ait bir şeyi kendine mal etmek”, “aşırmak”, “çalmak” anlamlarına gelir.
Kökeni
Kök fiil: “neḥala” (نحل): başkasına ait bir şeyi almak veya sahip çıkmak
Arapça “intiḥāl” (اِنْتِحال): uydurmak, çarpıtmak, sahiplenmek