Yanardağların (Volkanların) İklim Üzerindeki Etkisi

Yanardağlar, iklim değişikliğini etkileyebilir. Büyük patlamalı volkanik püskürmeler sırasında, devasa miktarlarda volkanik gaz, aerosol damlacıkları ve kül stratosfere yayılır. Külün büyük bir bölümü hızla zemine düşer ve birkaç gün ila birkaç hafta içinde tamamen atmosferden temizlenir. Külün iklim değişikliği üzerindeki etkisi küçüktür. Ancak kükürtdioksit gibi volkanik gazlar küresel soğumaya yol açabilirken, sera gazı olan karbondioksit…

devamını oku

Fukuşima’da Radyoaktif Kirlenmeye Maruz Kalan Toprağın Dekontaminasyon Süreci

11 Mart 2011’de Mw=9 büyüklüğündeki Tohoku depreminin tetiklediği tsunami, Fukuşima Daiçi Nükleer Santrali‘nde büyük hasara ve ardından yıkıcı bir çekirdek erimesine yol açtı. Bu olayın ardından santralden sızan radyoaktif maddeler çevreye yayıldı. O tarihten bu yana Japon hükümeti, radyoaktif kirliliğin çevre üzerindeki etkilerini azaltmak amacıyla dekontaminasyon ve rehabilitasyon çalışmalarını sürdürmektedir. Bu kapsamda, geri dönüşüm amacıyla…

devamını oku

Balkaş Gölü 2040 Sürdürülebilir Ekosistem Girişimi

Kazakistan Su Kaynakları ve Sulama Bakanlığı tarafından yayımlanan verilere göre, Balkaş Gölü’ndeki su seviyesi 2025 yılının ilk yarısında 32 santimetre artarak Baltık yükseklik sistemine göre deniz seviyesinden 341,55 metreden 341,87 metreye yükselmiştir. Eski başkent Almatı’nın yaklaşık 280 kilometre kuzeybatısında yer alan Balqaş kölı (Balkaş Gölü), Asya’nın en büyük kapalı havzalarından biridir ve yüzölçümüne göre dünyanın…

devamını oku

8-13 Temmuz 2025 Arasında Rainier Dağı’nda Deprem Fırtınası Yaşandı

Rainier Dağı’nda 8 Temmuz 2025’te başlayan küçük büyüklükteki depremler, stratovolkanın tarihinde kaydedilen en büyük deprem fırtınası oldu. 8 Temmuz 2025’te Washington Eyaletinde bulunan Rainier Dağı’nda yerel saat ile 01.29’da bir deprem fırtınası başladı. Deprem fırtınası, aynı bölgede kısa sürede meydana gelen çok sayıda depremin oluşturduğu kümelenmeye verilen isimdir. Şu an için bu deprem etkinliğinin endişe…

devamını oku

Afetlere ve İklim Krizine Karşı Dirençli Kentler Yaratmak

Afetler ve iklim krizine karşı dirençli kentler oluşturmak salt bir dizi pratik önlem, teknik yaklaşım gerektiren sorun olmayıp büyük ölçüde siyasal bir sorundur. Tarihin her döneminde deprem, sel, heyelan, kuraklık gibi doğal afetler yaşansa da bu doğa olayları hiçbir dönemde bu denli yıkıcı olmamıştır. Afetlerin bir arada, aynı anda yaşanması durumu hem kapitalizmin plansızlığı/vahşiliği hem…

devamını oku

Dünya Ölçeğinde ve 15 Açısal Saniye Ayrıntısında Denizaltı Yerşekilleri Sınıflandı

Okyanuslar, Dünya yüzeyinin %71’ini kaplar ve yaklaşık 362 milyon kilometrekarelik bir alana yayılır. Okyanus tabanında bulunan denizaltı yerşekilleri, görünmeyen yapılar olmalarına rağmen, Dünya’nın jeomorfolojisinin temel bileşenlerindendir. Bu yerşekilleri; levha tektoniği, tortul birikimi ve yanardağ etkinliği gibi denizaltındaki jeolojik süreçlerin geçmişini ve işleyişini anlamak için büyük önem taşır. Aynı zamanda, okyanus dinamikleri, ekosistemlerin dağılımı ve kaynak…

devamını oku

Yapay Zekâ Çağında Bir Jeolog Gibi Düşünmek

Uzun zamandır benzeştirme yöntemini kullanan jeologlar, bir inceleme sürecinde ortak yönlerden anlam çıkarma, bilimsel açıdan sorgulama ve gerçek zamanlı âkıl yürütme eylemlerini gerçekleştiriyorlar; ancak günümüz yapay zekâsı ise hâlâ benzer karar aşamalarını taklit etmekte zorlanıyor. Bunu idrak etmek basit bir avuntu gibi görünse de aslında büyük bir değişime uğrayacak olan çalışma düzeniyle birlikte başarı ve…

devamını oku

Gaziantep’te Mw=7,8 ve Kahramanmaraş’ta Mw=7,5 Büyüklüklerinde Depremler Meydana Geldi – 6 Şubat 2023

Deprem öncesi 25 Ocak 2023 ve deprem sonrası 9 Şubat 2023 tarihli Copernicus Sentinel-2 görüntülerine, alt piksel optik korelasyonu uygulanarak, 6 Şubat 2023 depremlerinden sonra oluşan yüzey deformasyonun 2 boyutlu yatay bileşenlerine ait yerdeğiştirme hesaplanmıştır. Sonuçta, Doğu-Batı yönünde 3 metreye ve Kuzey-Güney yönünde ise 5 metreye kadar yerdeğiştirmeler saptanmıştır. Bu çözümlemeler, Geohazards Thematic Exploitation Platform adlı uluslararası konsorsiyumun ürünüdür. Kurumların detaylı…

devamını oku

Yellowstone Volkanik Bölgesinin Lityum Potansiyeli

Yenilenebilir enerji teknolojileri, lityum gibi tarihsel olarak da yüksek talep görmeyen ve cevher yatağı modelleri tam olarak anlaşılmamış metallerin çıkarılmasına dayanmaktadır. Dünyanın en büyük lityum yataklarından birisi, ABD’dedir. Bu maden sahası, Yellowstone sıcak nokta volkanizmasının erken evrelerinde oluşan 16,4 milyon yıllık McDermitt kalderasının göl tortularında yer almaktadır. Yellowstone’daki lityum cevher yatağının oluşumunu açıklamak zordur. En…

devamını oku

Batı Anadolu Tektonik Kaması’nın Güncel Deformasyonu: Batıya Doğru Kaçıştan Kaynaklanan Blok Hareketleri

Giriş Bu makalede, Bursa-Eskişehir-Afyon fay zonu (BEAZ) ile Muğla-Afyon fay zonu (MAZ) arasında yer alan bölüm (Şaroğlu vd. 1987) Batı Anadolu Tektonik Kaması olarak tanımlanmıştır. Her iki fay zonu batıya açılan devrik “V” şeklinde bir geometri ile bölgeyi sınırlamaktadır (Şekil 1). Bu sınırların kuzeyde Ege Denizi’ne, güneyde ise Akdeniz’e kadar devam etmesi olasılıdır. Şekil 1’de…

devamını oku

Bir Doğa Manifestosu: Jeoloji Haritaları

MTA uzun yıllara dayanan bir çalışmayla, Türkiye’nin kapsamlı bir jeoloji haritasını yayımladı. Bu haritanın ülkemizde jeoloji (yerbilimi) ve jeoloji mühendisliği açısından önemi nedir? Türkiye Jeoloji Haritası nasıl bir boşluğu doldurdu? Daha önce karşılanamayan hangi ihtiyaçlara cevap verdi? Neolitik devrimden günümüze insanlığın sürekli gelişim gösteren yaşamı, doğayla ilişkisinin sonuçlarıyla doğru orantılıdır. Bu ilişki, doğanın gizini algılayıp…

devamını oku

Deprem Hakkında Bilgiler

Yerkabuğunun derin katmanlarının kırılıp yerdeğiştirmesine ya da yanardağların püskürmesi sırasında olan sarsıntıya, deprem (yersarsıntısı ya da zelzele) denir. Depremin olduğu yerde yer titreşim yapar ve sallanır. Deprem bir doğa olayıdır ve yapay olarak oluşturulan sarsıntılara deprem denmez. Depremler, yerkabuğunun yeni kıvrılmış veya kırılmış bölgelerde, çok engebeli bölgelerde, genç kıvrımlarla vadilerin birleştiği bölgelerde, dağ yamaçlarının denizin…

devamını oku

Enerji-Mekan İlişkileri, Zaman Kavramı ve Evrim

Dünyamızın tarihi, yeryuvarı katmanlarına işlenmiş olarak kaydedilmiş bulunmaktadır. Güneş sistemimizin ve evrenimizin tarihi de o sistemler içinde çeşitli şekillerde kaydedilmiştir. Şimdi, tüm bu tarihsel gelişimlerin hepsinin çok genel bir özetini sunmak, nasıl bir evrende ve nasıl bir dünyada yaşadığımızı anlayabilmek için, geçmişe doğru bir geziye çıkalım. Günümüzden 50 yıl geriye gittiğimizde, elektronik teknolojisine ait ürünlerin…

devamını oku

Türkiye’nin Neotektoniği

Türkiye’de Neotektonik Orta Miyosenden itibaren başlamaktadır. Bundan önceki kısım ise Paleotektoniktir. Neotektonik: Miyosen sonrası yaşlı tektoniğe bu ad verilir. Bu dönemdeki yapılara ise Neotektonik Yapılar adı verilir. Paleotektonik: Miyosen öncesindeki tektonik faaliyete denir. Bu dönemde meydana gelen yapılara ise Paleotektonik Yapılar adı verilir. Tektonik: Genel bir ifadedir. Yerkabuğunu etkileyen gerilmelerin tesiriyle meydana gelen olaylardır. Jeotektonik:…

devamını oku

Yerbilimciler Etik Yükümlülüklerini Ne Zaman Tartışacaklar?

Bilimsel kuramların, araştırma sonuçlarının bilim topluluğu içinde dolaşımının dış etkilerden bağımsız olması genellikle kabul edilen bir görüştür. Bu sav bilimin ancak özgür bir ortamda gelişebileceği düşüncesiyle temellendirilmektedir. Ancak bilimsel araştırmalarda ve araştırma sonuçlarının iletişiminde tam özgürlükten vazgeçilemeyeceği kabul edilse bile, aynı yaklaşımın araştırma sonuçlarının doğrudan halka iletilmesinde de geçerli olması gerektiği sorgulanmaksızın kabul edilebilecek bir…

devamını oku

Nankai Çukuru: Hedef Depremin Merkezi

Avrupa Yerbilimleri Birliği’nin (EGU) yıllık toplantısında, deprem ve tsunami (dev dalga) oluşturan en etkin bölgelerden biri olan, Nankai Çukuru’nda (bkz. Şekil 1) yürütülen çalışmanın ilk aşaması sunuldu. (Black, 2008) Projenin (NanTroSEIZE) hedefi, 6 kilometre derinliğe sensör (alıcı) yerleştirerek, bölgedeki sarsıntıları önceden haber veren bir uyarı sistemi kurmak. Bu kapsamda şimdilik 1.4 kilometre uzunluğunda sondaj yapılmış durumda….

devamını oku

Levha Tektoniği Kuramı

İnsanoğlu düşünmeye başladığı andan itibaren çevresindeki yerşekillerin nedenlerini merak etmiş, bunların binlerce yıl sabit ve sarsılmaz kabul edilmesinden sonra, aslında sürekli bir hareket ve evrim içinde olduklarını anlayınca da bu hareketi idame ettiren kuvvetin doğasını ve kökenini araştırmaya başlamıştır (Şengör, 1983). Sayıları oldukça kabarık olan jeotektonik hipotezlerin veya teorilerin başlıcaları Kontarksiyon Teorisi, Ekspansiyon Teorisi, Mağmatik…

devamını oku

SAFOD: San Andreas Fayı’nın Dibindeki Gözlemevi

Depremlerden önce yerkabuğunda meydana gelen özel bir gerilimi ölçmenin, yersarsıntılarının önceden bilinebilmesi ve haber verilebilmesinde kullanılabileceği sanılıyor. ABD’nin Kaliforniya eyaletindeki San Andreas fayı boyunca yer kabuğunu inceleyen sismologlar, bir kilometre aşağıda depremden önce sismik dalgaların hızının değiştiğini tespit etti. Nature dergisinde yayınlanacak araştırmanın (Niu, F., P. G. Silver, T. M. Daley, E. L. Majer, and X. Cheng,…

devamını oku

Kuzey Anadolu Fayı’nın Keşfi…

Hesapta Olmayan Önsöz!Bu yazı, 15 Aralık 1995 Cuma günü bitirildi ve TÜBİTAK Bilim ve Teknik Dergisi yetkililerine ulaştırıldı. Kuzey Anadolu Deprem Hattının büyük, doğrultulu atımlı bir fay olduğunu ve Anadolu’nun büyük bir kısmının, bu fay boyunca, Karadeniz sahil dağlarına nazaran batıya kaydığını keşfeden, Cumhuriyet tarihimizin yetiştirdiği kuşkusuz en büyük doğa bilimcilerimizden İhsan Ketin, 16 Aralık…

devamını oku

Yerbilimlerinde Etik

Bir yerbilimcinin bir meslek bireyi ve öncesinde bir birey olarak uyması gereken asıl ilkeler nasıl özetlenebilir? Bu konuda vurgulanabilecek ilkeler demeti aşağıda sunulduğu gibi olabilir mi? 1- Bir yerbilimci olarak yeryüzünü, gezegenleri ve bunlara ilişkin süreçleri irdelemek, kavramak ve bunlara ilişkin bilgiyi meslektaşlarına ve kamuya iletmek; 2- Toplum için gerekli olan enerji, mineral ve su…

devamını oku

ESA: Dünyanın Bilinen En İyi Çözünürlükteki Karasal Arazi Örtü Haritası

GlobCover adlı proje sonucu, artık dünyanın doğal örtüsünün öncekilere göre, 10 kat daha net bir fotoğrafı var. Avrupa Uzay Ajansı (ESA) ve Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ortaklaşa yürüttükleri çalışmanın, başlangıç sürümünü, 10 Mart 2008 tarihinde, Roma’da tanıttı. (ESA, 2008; Hanoğlu, 2008) Görüntüler, ESA’nın Envisat uydusunun MERİS (Medium Resolution Imaging Spectrometer) aracı tarafından,…

devamını oku

NASA ve METI: Dünya’nın Bilinen En Kapsamlı Topoğrafik Haritası

Sürüm 1 1.3 milyon görüntüden oluşan veri, Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA) ile Japonya Ticaret Bakanlığı’nın (METI) ortak çalışmasıyla toplandı. Fotoğraflar, Terra uydusuna yerleştirilen; Japonya’ya ait ASTER (İng. Advanced Spaceborne Thermal Emission and Reflection Radiometer) adlı özel veri işlemcisiyle çekildi. Küresel Ölçekte Sayısal Yükselti Haritası ile dünya yüzeyinin yüzde 99′u tarandı. Bu zamana kadar…

devamını oku

Matematik Doğayı Tanımlamada Yeterli Midir?

Eski Yunan döneminden Ortaçağa kadar, yaklaşık 16 yüzyıl matematiğin fizikten üstün bir bilim dalı olduğu düşünüldü. Çünkü matematik daha sağlam temeller üzerine inşa edilmişti ve sadece kağıt-kalemle her şey halledilebiliyordu. Halbuki fizik, karışık deneyler yapıyor ve ölçüm hatalarını içeren kesin olmayan cevaplar ortaya koyuyordu. Deney yapmanın önemi anlaşılır anlaşılmaz, matematik ve fizik işbirliği yaparak, tek…

devamını oku

Keşfedilen Okyanus Tabanının Yüzde 4,7′si Dağlık Yüzde 16,3′ü Tepelik

Yapılan yeni bir araştırma sonucu, deniz yüzeyinde daha önce düşünülenden fazla sayıda deniz dağları ve tepeleri olduğu belirlenmiş. Bu araştırmaya göre, okyanusların yaklaşık yüzde beşinde (%5) deniz dağları var. Bu dağlar da deniz tabanından 1000 metre yukarda yükseliyor. Okyanusların yaklaşık yüzde onaltısında (%16) da, daha küçük tepeler bulunuyor. Bilim insanları deniz dağlarının ve tepelerinin doğal…

devamını oku

Güneş Tutulması ile Depremlerin Meydana Geliş Zamanları Arasında Bir İlişki Var Mı?

Ay ve Güneş’in birlikte, iki haftada bir, yeniay ve dolunay evrelerinde, neden oldukları güçlü gel-gitlerin Yeryuvarı’ndaki bazı tür depremleri tetikleyebildikleri anlaşılmaktadır. Yeryuvarı, Ay ve Güneş’in bir doğru üzerine gelmeleri sonucunda oluşan güneş tutulmaları da yeniay evresinde gerçekleşmektedir. Bu nedenle Güneş tutulmaları da, deprem tetikleme bakımından, olağan güçlü gel-gitlerin sahip oldukları özellikleri taşımaktadır. Ancak, güneş tutulmalarının,…

devamını oku

Türkiye’nin Diri Fay Haritası

Maden Tetkik Arama Genel Müdürlüğü, mevcut Türkiye Diri Fay Haritası‘nı güncelledi, yeniledi.. En dikkat çekici husus şu; fay sınıflaması. Faylar 4 sınıf altında; deprem yüzey kırığı, Holosen fayı, Kuvaterner fayı ile olası Kuvaterner fayı veya çizgisellik olarak tanımlanmış. Sanırım, fayların bu kadar alt dalda tanımlanmasının nedeni, aktif tektonik ya da neotektonik. Bana kalsa deprem yüzey kırığı…

devamını oku

Deprem Fırtınaları

Genel AçıklamaÖncü ve artçı depremler, kendilerinden belirgin olarak daha büyük olan bir ana deprem ile zaman ve yer bakımından sıkı bir ilişkiye sahiptir. Oysa bir ana deprem ile sıkı ilişki göstermeyen, yerel, ancak yoğun deprem etkinlikleri de gözlenmektedir. Bu niteliklerdeki etkinliklere “deprem fırtınası” (earthquakeswarm) terimi yakıştırılmaktadır. Bir deprem fırtınası, genellikle birkaç gün ile, birkaç hafta arasındaki bir…

devamını oku

Tetiklenmiş Depremler (Genel Bilgilendirme)

Genel AçıklamaDepremlerin çok büyük bir çoğunluğunun, fayların çevresinde, uzun bir sürede birikmiş olan elastik yamulmanın (elastic deformation, elastic strain) bir bölümünün, ani olarak rahatlamasının ürünü olduğu bilinmektedir. Bu rahatlama sırasında, deprem öncesinde söz konusu yamulmanın yamulan kütleye uygulamakta olduğu durağan gerilim (static stress) alanı önemli ölçüde değişmektedir. Bu değişim bazı bölgelerde gerilimin azalması, bazı bölgelerde…

devamını oku

Modern Zemin Mekaniği’nin Kuruluşu: Karl von Terzaghi ve Türkiye

“Modern Zemin Mekaniği”nin kurucusu Karl Terzaghi (1883-1963)’dir. Terzaghi’nin ataları bugün İtalya topraklarında bulunan Lombardiya, Ladi’de uzun bir askeri geçmişe sahiptirler. Karl Terzaghi’de 2 Ekim 1883′te Prag’da Albay Anton ve Amalia Terzaghi’nin çocukları olarak dünyaya gelir. Babasının 1890 yılında erken ölümü üzerine Karl Terzaghi’nin vasiliğini annesinin babası Karl Eberle üstlenir. Dedesi Karl Eberle 1846 yılında Viyana…

devamını oku

Cehenneme Açılan Kapı

Türkmenlerin “Cehenneme Açılan Kapı” adını verdiği, 35 yıldır için için yanan doğalgaz rezervi (/birikintisi, yığını), sondaj yapan yerbilimciler tarafından bulundu. (bkz. Şekil 1, 2) Bu rezerv, kamp alanındaki sondaj malzemelerinin yerin dibine gitmesi sonucu bulundu. Yeraltındaysa, büyük bir mağaranın olduğunu düşünülüyor. Ne kadar doğalgazın yandığıysa bilinmiyor. Dünyada çapında da benzer olaylar yaşanmış. Çin, Hindistan, Rusya,…

devamını oku